Aurangzeb (Hint Filmi) – 2011
Film polis teşkilatındaki rüşvetçi polisleri resmederek başlar. Karmaşıık bir aile ilişkisini ve zaafları olan polislerin hayatlarını anlatmaktadır.
Şehirde yaptığı faaliyetlerle terör estiren, ancak tüm işlerini yasaya uygun bir şekilde yapan, birçok siyasetçiyi rüşvete bağlamış olan bir adam: Yasvardan Singh. Polis uzun yıllar Yasvardn’ın bağlantışarını ortaya çıkarmaya çalışmış ancak başarısız olmuştur. Sebebi kendi zaaflarına ve rüşvete yenik düşen polislerdir. Bunlardan birisi de Raj’dır. Raj genç yaşta karısı doğum yaparken onu kaybetmiş ve oğluyla birlikte yaşamıştır. Kardeşi emniyet müdürü olan Raj oğlunu da polis yapmıştır. Ancak Raj özellikle karısını kaybettikten sonra içine kapanık birisi olmuş ve teşkilatta istenmeyen adama dönüşmüştür. Öyle ki kendi öz oğlu bile ondan utanmaya başlamış, amcasını örnek almaya başlamıştır.
Hikaye Raj’ın hastalanmasıyla başlar. Raj oğlunu yanına alıp ona tüm hikayeyi anlatır. Geçmişte Yasvardan’ı takip etmekle görevlendirilmiş olan polis Raj Yasvardan’ın karısına aşık olur. Yasvardan’ın işkencesinden bıkmış olan karısı ikiz oğullarından birisini alarak Raj ile kayıplara karışır. Raj onlara ayrı bir ev açar ve kadının küçük oğlu Vişal’e babalık yapar. Vişal uzun zaman Raj’ın babası olduğunu zanneder. Bunu duyan Raj’ın oğlu Vişnu şok olur. Neden babasını değil de amcasını örnek aldığını haykırır babasına. Ancak babasının o masum bakışları Vişnu’nun içine dert olur.
Vişal açısından tüm gerçekler Raj’ın ölümüyle açığa kavuşacaktır. Vişnu ve amcası Vişal ve annesinin yanına giderek gerçekleri Vişal’e anlatır. Babasının Yasvardan olduğunu Raj’ın sadece onları koruduğunu anlatırlar. Aslında Vişnu ve amcasının planı farklıdır. Onların amacı kimsenin soruşturmaya cesaret edemediği Yasvadan’ın kirli bağlantılarını deşifre etmek ve onu hapse atmak. Bunu gerçekleştirmenin ise onlara göre tek yolu vardır. Vişal’i ikiz kardeşi Ajay’ın yerine geçirerek Yasvardan’ın muhbiri yapmak. Annesi ve kendisine yıllarca bu azabı yaşatan Yasvardan’a karşı içinde kin oluşan Vişal polislerin teklifini kabul eder.
Vişal zeki, duygusal bir adamdır. Naif yetişmiş, çevresine karşı hep duyarlıdır. Bunun aksine Ajay kavgacıdır, akıl mantık dairesinde hareket etmekten çok uzakta kadın ve paranın gölgesinde bir hayat yaşamaktadır. Babasının işlerinden bihaberdir, çünkü babasının sonradan evlendiği kadın olan Nina hem Yasvardan’ı hem Ajay’ı parmğında oynatmaktadır. Fahişe bir kadını parayla tutmuş ve Ajay’ı onun kölesi yapmıştır. Yasvardan her ne kadar zeki ve işlerinde başarılı da olsa o öldükten sonra işlerinin başına geçecek kişi Ajay değil, Nina ve oğlu İnder’dir.
Vişnu ve amcası yaptıkları planı bir kere daha gözden geçirdikten sonra Ajay’ı evine giden güzergahta pusuya düşürerek onun yerine Vişal’in geçmesini sağlarlar. Vişal Ajay’In yerine geçer geçmesine ancak Ajay’ın yıllarca oluşturduğu imajdan çok uzaktadır. İnsanlar ondaki bu büyük değişimi farketmekte gecikmezler. Aradan geçen 1 aydan sonra Vişal eminyet müdürü ve Vişal ile ilk buluşmalarını yaparlar. Ancak bu geçen 1 ayda Vişal sadece Ajay’ın arkadaşları ve sevgilis hakkında bilgi sahibi olmuştur. Bunu duyan Vişnu sinirlenerek asıl hedefin Yasvardan olduğunu ve ona daha yakın olması gerektiğini söylerler.
Bunun üzerine Vişal babasının yanına giderek işleri öğrenmek istediğini söyler. Önceki vukuatlarınından dolayı mimlenmiş olan Ajay’ın, böyle bir istekte bulunmasına şaşırır Yasvardan. Nihayetinde oğlunun samimiyetine inanarak hemen işe koyulur. O esnada Yasvardan bir Bakan ile anlaşma yapmıştır. Anlaşma; yeni yapılacak otoban güzergahındaki arsaları köylüden ucuza alarak devlete fahiş fiyatla satmaktır. Yasvardan’ın görevi ise bu arsaları Bakan’ın isminden bağımsız olarak satın almaktır. Satışın tamamından ise hissedar olacak olan Yasvardan için bu iş fazlasıyla önem arz etmektedir. İşinin kurdu olan Yasvardan adeta bit yurdum insanı olarak oğlu Vişal ile beraber toprak sahipleriyle görüşerek onları topraklarını satmalarına ikna eder.
Diğer taraftan polis Ajay’ı babası aleyhinde tanıklık etmeye ikna etmeye çalışır ancak Ajay hiç de kolay yola gelecek gibi değildir. Aradan geçen 1 aydan sonra Vişal emniyet müdürü ve Vişnu ile bir daha görüşür. Bu sefer elinde sağlam bilgiler vardır. Otobanın planını ve devleti zarara uğratmak adına yapılan anlaşmaların kopyasını alan Vİşnu ve müdür operasyon için düğmeye basarlar.
Öncelikle çeşitli adamlarıyla olayı provoke ederek ülke çapında bir hadise oluşmasını sağlarlar. Bir kısım adamlar toprak sahiplerini kandırıldıklarına ikna ederken diğer adamlar onların ayaklanmasını sağlarlar. Olayların düğümü ise tam da bu noktada çözülür. Emniyet müdürü aslında göründüğü gibi birisi değildir. Vişnu ise görevine tamamıyla bağlı dürüst bir polistir. Ayaklanmalar sırasında ortalığın iyice karışmasını isteyen emniyet müdürü çoktan farklı bir plan yapmıştır. Emniyet müdürünün asıl amacı Yasvardan gibi güç ve nüfuz sahibi olmaktır. Üstelik elinde bulundurduğu makam ile bu daha da kolay olacaktır. Vişnu’nun haberi olmadan polislerden birisine ayaklanan köylüye ateş açmasını tembihler. Bu sayede kıyamet kopacak ve otoban için ayrı bir güzergah belirlenecektir. Müdür bu yeni belirlenen güzergahtaki arsaları alacak ve Yasvardan’ın imparatorluğu gibi kendisine yeni bir güç imparatorluğu kuracaktır. Bu yolda destekçisi ise çok tanıdık bir isimdir. Yasvardan’ın karısı Nina.
Tüm bu olayları kendisine yediremeyen Yasvardan hasta yatağına düşer. Yanında oğlu Vişal’den başka kimse yoktur. Babasının bu durumuna içerlenen Vişal, onu sevmeye başlar. İçinde babasına karşı oluşan bu duygularu daha fazla bastıramayan Vişal, polis Vişnu ve emniyet müdürüne artık böyle bir tezgahın içinde bulunmayacağını söyler. Vişnu bu durum karşısında çok üzülse de müdür pek fazla bi tepki vermez. Çünkü artık Yasvardan saf dışı bırakılmış ve güç yavaş yavaş müdürün eline geçmektedir.
Vişnu bir süre kendi halinde takılsa da kısa süre sonra amcasının kirli bir tezgah çevirdiğini anlar. Diğer taraftan Nina ve Müdür Yasvardan’ın elindeki tüm mal varlığını ele geçirmek için sözleşmişlerdir. Bunun için Ajay’ın imzasına ihtiyaçları vardır. Ajay’ı bir tuzağa düşürerek ona bu imzayı attırmaya çok yakınlardır. Burda bahsettiğimiz Ajay aslında Vişal’dir. Ajay’ın kız arkadaşı Ritu’ya aşık olan Vişal bir gün işten eve döndüğünde onun cansız bedeniyle karşılaşır. Bu işin arkasında Nina vardır. Oğlu İnder ve adamları Ritu’yu öldürmüşlerdir. Ritu’nun katilini Vişal’e vereceğine söz veren Nina’nın ise ondan tek isteği vardır. İmzayı atmak. Nina’nın şartını kabul eden Vişal onun bulunduğu mekana doğru giderken polis memuru Vişnu son hamlesini yapar. Bu sefer de Vişal’i etkisiz hale getirererek yerine Ajay’ın geçmesini sağlar. İmzayı atmamasını tembihler ona. (karmakarışık bir filmdi, olaylar çok hızlı gelişiyor neden sonuç ilişkisi pek yok açıkçası-final kısmı çok hızlı geçiştiriliyor)
Tüm bu olanların sonucunca Ajay Nina’yı öldürür. Diğer taraftan hastanede bulunan Yasvardan Nina’nın adamları tarafından öldürülür. Emniyet müdürünün foyası ortaya çıkar o da yeğeni Vişnu tarafından öldürülür. Film mutlu sonla bitmektedir. Ajay kardeşi Vişnu ve öz annesiye beraber mütevazi bir hayata başlarlar. Onların bu süreçte en büyük destekçileri ise polis Vişnu’dur.